29 Temmuz 2011 Cuma
BENCİL
.....Kadınlara böyle kötü davranma hakkını nereden kendinde buluyorsun? Sen bencilsin, kimseyi sevemezsin..Sadece kendine aşıksın... Umarım bir gün yaptığın haksızlıkların farkına varır ve iyi bir "insan" olursun!........
13 Haziran 2011 Pazartesi
güçlü kalplere ödül yanlızlıktır...
OKUDUĞUM ANDA İŞTE ANLATMAK İSTEDİKLERİM TAM OLARAK DA BUNLARDI DİYE DÜŞÜNDÜĞÜM BİR YAZIYI PAYLAŞMAK İSTİYORUM...
..........hikayelerden daha önemli olan, elimizde kalan yalnızlıktır. İyisi mi, neden yalnız kaldığımı anlatayım:ALINTI..
Bazı kadınlar güçlü olmayı seçer. Seçmemiş ama mecbur kalmış olanlar da aynı özelliklere sahip olurlarancak onların farkı, ilk buldukları limanda demir atıp diğer tarafa geçebilme potansiyelini içlerinde barındırmalarıdır. Ben limanlara uğramadan, sürekli dalgalarla boğuşup, bir türlü batmayanlardanım. Parçalanmayayım, su almayayım, batmayayım gibi bir derdim de yok üstelik, sadece olmuyor. Bir yolu, çözümü vardırmutlaka diye giriyorum bütün savaşlara, hepsi bu! Yenildiğim zamanlarda da elimden kılıcımı bırakmayıp, kanayan yaralarıma rağmen, meydanı yürüyerek terk ettiğimiçin bana, güçlü kadın diyorlar.
Gülümsemelerimin arkasına gizlediğim yenilgilerimi, kimseye göstermeden, ders alınacak olaylar rafına koyuyorum. Tüm yaralarıma pansuman yapmayı öğrendim. Hayatıma, şöyle bir geçerken uğrayan kimse, yüzümde tebessümden fazlasını göremiyor.Kolay mı duvarların arkasına bakabilmek? Ben her gelenin duvarını aşabiliyor muyum ki? Güzellikleripaylaşmak kolaydır. Arkadaşlar, sevenler tüm mutlu anlarda yanınızda olabilirler. Benim içindeğerli olan, düştüğümde elimden kaç kişinin tutacağıdır, ona bakarım.
Tüm çukurlardan tek başına çıkabilmeyi öğrenen kadın, kadına özgü omuhteşem zarafeti biraz kaybetmiş olsa da, gerçek bir kadındır. Toprak gibi,deniz gibi durur öyle. Karşındaki adamın bunu anlayabilmesi için, gökyüzü olması, yağmur olması gerekir. Onun da erkekliğini keşfetmiş olması lazımdır. Güçlü bir kadını koluna takabilmek, ona kadınım diyebilmek için, biyolojik olarak erkek olmanın ötesinde bilgeliğe, gerçeği arayan bir merak duygusuna, keşfetme zevkine, sadece bakan değil gören bir göze sahip olması gerekir. Butarz adamların da sayısal olarak azlığından yola çıkarsak, söyleyebilirim ki, güçlü kadınlar aşkta mutluluğu zor yakalarlar. Garip bir sızı kalır içlerinde, ruhlarını görebilirseniz nebüyük bir gökkuşağına sahip olduklarını anlarsınız.Ancak kaç kişide o muhteşem,göz alıcı renklere bakabilecek yürek vardır ki? O yüzden, benim gibi, gecenin bir yarısında, balkonda rüzgarla aşka dair uzun sohbetler yapar güçlü kadınlar. Çünkü güçlü kalplere ödül yalnızlıktır!
12 Haziran 2011 Pazar
güzel günler
Bugün ülkemizin kaderi için önemli bir gün. Havanın sıcaklığı ve günlerden pazar , yani tatil günü olması nedeniyle umarım hiç kimse evde pineklemeyi veya pikniğe&denize&havuza gitmeyi vatandaşlık görevleri olan oy vermeye tercih etmez! Çünkü bu ülke artık keyfi davranışların yarattığı sorunlarla baş edemeyecek kadar yoruldu.. Lütfen sandık başına....
11 Haziran 2011 Cumartesi
Yine
Her zamanki gibi yoğun ve bir çırpıda geçip giden bir hafta içi daha bitti.. Hep aklımdan geçen ve sürekli tekrarladığım bir "süper güç" istiyorum; yani istediğim "an"ları dondurabilme gücü.. Günlerce gecelerce gelmesini beklediğim hayalini kurduğum, dünyalara bedel anlarım oluyor... Ve ben daha rüyadan uyanamadan bir bakıyorum ki üzerinden günler geçivermiş:((( Hadi bakalım şimdi yine günleri say, ümit et, bekle.........
5 Haziran 2011 Pazar
pazar günleri
Her pazar günü aynı duygularla kalkıyorum yataktan. İki ayrı düşünce arasında gidip geliyorum yani.. Önce diyorum ki hayatımda birisi olsaydı ve biz bugün pazar gününe yakışacak şekilde uzun ve keyifli bir kahvaltı yapsak ve ardından plansızca doğa gezileri yapmak üzere dışarıya çıksak diye hayal kurup, ardından "....amaaan iyiki yalnızım kendi keyfimin kahyasıyım işte.." diye bi güzel seviniyorum.. Bunun ortası yok mu? Bildiğimiz bir gerçeği yineleyelim:Hep sahip olmadıklarımızı özlüyoruz. Evliyken pazar sabahları dilediğim zaman uyanmayı ve hiç bir şey yapmamayı özlediğim zamanlarım olmuştur. Çünkü o zamanlar kendim hariç herkes için birşeyler yapmak üzere pazar günü olmasına rağmen erkenden kalkar ve gece yatana kadar koşuşturma içinde geçerdi. Oturduğum yerin sayfiye yeri olmasından dolayı hafta sonları misafirim hiç eksik olmazdı. Mangal keyifleri en iyi ben de yaşanırdı sanırım. Dışarıdan bakıldığında imrenilecek kadar meşguldüm. Aile ve arkadaş çevresini memnun etmeye çabalamakla geçen bir 10 yıl...... Şimdi o memnun etmeye çalıştığım insanların (kızım hariç) hiç birisi yanımda değil...... Yani 90'lı yılların unutulmaz şarkısında Candan Erçetin'in de söylediği gibi; "DÜNYADA ÖLÜMDEN BAŞKASI YALAN!..." Farkındayım, keyifli olması gereken bir pazar günü için çok karamsar bir yazı oldu...... Ama bu yazı bile bir gün bir YALAN olacak...
4 Haziran 2011 Cumartesi
merhaba
Kendi adıma bir blog oluşturmak uzun süredir aklımdaydı. Bu sabah uyanınca artık ertelememeye karar verdim ve kızımın hazırladığı nefis kahvaltının ardından hemen bilgisayarın başına geçtim. Bütün hafta beni bekleyen malum ev işleri ise daha bekleyecek:))
Blog oluşturmak için yardımcı olmaya yönelik olarak hazırlanmış olan sayfalarda verilen ipuçlarında "blogun mutlaka özel bir konu" yu içermesi gerektiği belirtiliyor. Bu fikre katılmakla birlikte, ben kendi bloğumda çok kesin çizgilerle belirtilmiş bir sınırlama düşünmüyorum.. Ama elbette bir duruş ve çizgi olacaktır. Temel olan ise "kadın gözünden hayata bakış açısı" dır. İzlediğim tek blog, kan bağım olmasa da ailemden kabul ettiğim sevgili Yasemin Sümengen' e ait yemek tarifleri ve yemek kültürüne ilişkin yazılarını zevkle okuduğum Hayatın Ta Kendisi'dir.
Burada paylaşacağım her yazı kendi hayatımdan kesitleri oluşturmayacaktır.
Blog oluşturmak için yardımcı olmaya yönelik olarak hazırlanmış olan sayfalarda verilen ipuçlarında "blogun mutlaka özel bir konu" yu içermesi gerektiği belirtiliyor. Bu fikre katılmakla birlikte, ben kendi bloğumda çok kesin çizgilerle belirtilmiş bir sınırlama düşünmüyorum.. Ama elbette bir duruş ve çizgi olacaktır. Temel olan ise "kadın gözünden hayata bakış açısı" dır. İzlediğim tek blog, kan bağım olmasa da ailemden kabul ettiğim sevgili Yasemin Sümengen' e ait yemek tarifleri ve yemek kültürüne ilişkin yazılarını zevkle okuduğum Hayatın Ta Kendisi'dir.
Burada paylaşacağım her yazı kendi hayatımdan kesitleri oluşturmayacaktır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)